15 Mart 2017 Çarşamba

Bir Kamu Spotu Tarzında Bizim Hikayelerimiz ve Algını Hikayesine Devam (Aşk Acısı)



Selamlar BiGeL Arkadaşlar okuyucuları,
Ben A.YANCY
Yeni bir yazımızla sizin karşınızdayız.Bu yazımızda Algının hikayesine ve benim Bir anımı bu blogta yer verceğim.(Bu anımda önemli gördüğüm benim ile biseksuelahmet arasındaki Bir diyaloğu bu bloğa yazmak istiyorum.Unutmadan anlamadım mesleki terimleri ve anlamları bloğa yazmam için BiseksuelAhmet'in yardımını istedim.Tabi kabul etti.)
Bu anım biseksuelahmetlerde kaldığım da geçti.O gün evime gidecektim ama Ahmet kalmam için ısrar etti.Bende onu kıramadım.Yatma vakti geldiğinde onların oturma odasına yatağımı birlikte yaptık.O gün ahmet'in yüzü asık olduğunu fark ettim.Gündüz pek umursamamıştım.Biseksuelahmt'e bir şey diyemedim.Yatağımı yapıp hemen odasına gitti.Yatarken boğazımda bir karıncalanma hissettim fakat pek umursamadım.Uykumdan uyandığım da boğazımın ağrısı daha da artmıştı.Kalkıp,evdeki ilaç dolabın bulunduğu yere yöneldim,Ahmetin durduğu odasını kapısın önünden geçerken ağlama seslerini duydum.Ahmetin bulunduğu odadan geliyordu.Acı acı ağlaması bağırılışlarına karışmıştı.Dayanamadım,Ahmetin odasının kapısı çaldım.İçeriden “ne var ?” diye ses geldi.
Ben:
-Ahmet bir sorun var mı? Ağlama seslerin duydum.
BiseksuelAhmet odanın ışığı açtıktan sonra odanın kapısı açtı.Ona baktığımda gözleri ağlamaktan kızarmıştı.
Ben:
-Ne oldu?
Biseksuelahmt:
-Gördüğün gibi acı çekiyor ve ağlıyorum.Yalnızlık acısı bazen ağır basıyor yada hep yalnız kalacağımdandır.Asıll sana ne olmuş böyle.Gel içeri.
Ben:
-Bana mı?
Biseksuelahmet:
-Sesin bozulmuş, sanırım biraz ateşin var.Birde halsiz gibisin.Gel otur şuraya sana bakayım.Grip mi oldun.
Ben:
-Hayır,boğazım çok kötü ağrıyor.
Biseksuelahmet:
-Burada stetoskop diye bir şey olacaktı.
Gülümseyerek odanın içine bakındı.Hatırladığı yüzünden belli şekilde çekmecelere yaklaştı.KulaKlığa benzeyen cismi [stetoskop(stethoscope):Vücut içinde oluşan sesleri dinlemek icin kullanılan tıbbi cihaza denir.]ve termometreyide (ısı ölçer) alarak yanıma geldi.
Biseksuelahmet:
-Adaşcım hastalığın ciddiyse hemen acile gideriz.Yapabileceğimiz bir durumsa hemen mühadele ederim merak etme.Şimdi sandelyeye otur ve sırtını açman gerekiyor.Ciğerlerini dinleyelim bakalım içeride parti var mı?Ahaha :)Termometreyi bir sallayalım da üzerinde sıfırı gördükten sonra koltuk altına koy ateşinin derecesini öğrenmemiz gerekiyor.
Biseksuelahmet kulaklık gibi olan tıbbi cihazı kulağına takarak sırtımı dinledi.
-Yakışıklı bir derin nefes al ver bakalım.Tamam.Şimdi sırtını kapatalım.Adas ben mutfaktan kaşık ,çatal gibi bir şey alıp geliyorum.
Ben:
-Ahmet  Çatal ,kaşığı ne yapacaksın?
Biseksuelahmet:
-Bekle geliyorum.
Ben ahmetin odasını  hiç görmemişim gibi detaylı bakarken.Ahmet elinde kaşıkla geldi.
Ben:
-Ahmet o kaşık ne işe yarayacak.
Biseksuelahmet:
-Acele etme şimdi göreceksin.Koltuk altına koyduğumuz termometre ne durumda acaba.Hadi bakalım.38,4 cıvarlarındamış.Ateşini biraz düşürmek gerek.Adaş başın ağrıyor mu?
Adaş:
-Evet.
Biseksuelahmet:
-Adaş elimdeki kaşığı kullanma vakti.Aç bakalım ağzını biraz ışığa doğru dönmen gerek.Aaa,demeni bekliyorum.Hadi bakalım.Acaba mide reflüsü olabilir mi?Büyük ihtimal akut faranjit.Mikrobik hastalık iştee.Sadece boğazı yediği bir şey yüzünden tahriş olmuş.Kanka bildiğin bir alerjik durumun var mı?Tam bir kulak ,burun,boğaz hastalıklarına bakan doktor gibiyim.Hahaha
Adas:
-Hayır,benim bildiğim bir alerjim yok.
Biseksuelahmt:
-Kanka hadi bizim ilaç dolabına gidelim.Adaş sana ağrı ve asıl ateş düşücü vermemiz gerekiyor.En azından acile gidecek kadar bir durum yok.Yarına kadar idare edersin.Yarında aile hekimine çıkarsın.Boğazın için tuzlu su,adacayı ve ballı açık ılık çaydı galiba aynennn.Antibiyotik versey midim? Yok be gerek yokk ahmet sen de.
Adas:
-Ahmet ben buradayım Benimle konuşa bilirsin.
Biseksuelahmet:
-Kanka boğazında büyük ihtimal virüsler mekanı ele geçirmiş parti veriyorlar.İzinsiz pati :)Adaş tam ne zamandan beri ağrımaya başladı.
Ben:
-Benim yatağımı yaparken hafif hissettim ağrısını.
Biseksuelahmet:
-Adaş sen ilk önce şu ilaçları al.Bu gün nerelerde yemek yedin?
Ben:
-Farklı bir yerde ikindiye yakın balık ekmek yedim.
Bisekuselahmt:
-Adaş her zaman emin olduğun yerlerden yemek yee.
Adas:
-Senide rahatsız ettim.Ben bir tane ağrı kesici alırdım.Amaya giderken seni merak ettim için seni de rahatsız ettim kusura bakma.
Biseksielahmet:
-Peki hangi ilaçı kullanacaktın?
Ben:
-Bilindik bir ilacı kullanacaktım.Teyzemin oğlunda da aynı böyle boğazı ağrıyordu.Ona da başkası tavsiye etti.Bende onun kullandığını kullanacaktım.Eğer sizin ilaç dolabınızda varsa.Yoksa tanıdık bir ilaç içerim diyordum.
Biseksuelahmet:
-Adaş sen kafayı mı yedin.?Bu çocuk benden de deli. :)Ben bile hasta olduğum zaman doktorun tavsiye ettiği ilaçları içiyorum.Hiç bir zaman ilaç konusunda kafama göre davranmıyorum.Sakın!! Doktor olmayan kişilerden ona iyi geldi diye sende kullanma.Sen lisans bitirmiş ve eğitim dersleri gören insansın.Birde öğretmen olacaksın.Öğretmenlik ciddi bir iş dir.Lütfen biraz mantıklı düşünelim.Bunu uykusuzluğuna veriyorum.Senin öğreteceğin kişiler ya mühendis yada tekniker olacak biraz duyarlılık.
Ben:
-Tamam.
Biseksuelahmet:
-Eğer illaki bir ilaç kullanman gerekirse  recetesini ve endikasyonları iyi okuman gerekiyor.Bunu sakın unutma!!
Seni iyi yapacağını sandığın  ilaç seni kötü yapabilir.Amannn.
Ben:
-Ahmet  beni boşver.Sen neden üzgünsün?
Biseksuelahmet:
-Sanırım aşık oldum.Hastanede onu ilk gördüğüm de kalbimin yerinden çıkacak gibi oldu.Olmaz bee adaş olmaz.Ama çok yakışıklı.Büyük ihtimal bir heteroseksueldi galiba pek fark etmedim.
Ben:
-Oturma odasına geçelim mi?Ballı çayımı orada içerim.
Biseksuelahmet:
-Ne zaman hazırladın sen onu?
Ben:
-Sen düşüncelere daldığın zaman.
Biseksuelahmet:
-ahaha öyle mi?Hadi gidelim.
Ben ballı çayımı içtikten sonra bardağı masaya koydum ve yatağıma girdim.Ahmete doğru dönerek dinleyemeye devam ettim.
Biseksurlahmet:
-Adı Tamer’di.Çok güzel bir isim demi.Tamerrrr
Onun bana bakışı vardı.O an bir heyecan bastı.Tamerle biraz sohbet etme imkanımız odu.Kendisi yüksek lisans bitirmiş.Doktoralık için durmak yok yola devam,dedi.Gözlerimin içine bakarak gülümsedi.Bize opsesif kompülsif hastalığı nedeniyle gelmiş.(Kişide tekrarlana düşünceler,hisler,fikirler,takıntılar yani bir davranışı yapmaya sürüklenmesidir.) Biyolojik serotin yani nörotransmitin seviyesi düşüklüğünden(Serotin dengesizliğinden) veya streptokok bakterini neden olduğu bir enfeksiyondan kaynaklanır.Birde çevresel faktörler nedeniyle meydana gelen hastalıktır.Kendi kendime düşünüyorum da tam adamını bulmuşum gibi ahaha.Adas bir görsen sanki sana cenneti hatırlatıyor.Bana her içten güldükce sevincimi belli etmemek için kendimi zor tutuyordum.Onunla daha çok konuşmak için elimden geleni yapıyordum.Tipik bir hastasına aşık olan doktor gibi.Aman allahım.Onu unutmam gerektiğini biliyorum.Fakat bu bir türlü başaramıyor gibiyim.Kalbimi çok acıtıyor.Yani böyle...Sen Adaş'a bak, pislikkk uyumuş bile.Hergeleye bak cep telefonuyla benimi konuştuklarımı kayıt ediyor?Kayıtı durdurayımda şarzı bitmesin.Neyse yatsın.Benim gözler kapanıyor mu ne?Gidip yatayım.Bardağı mutfağa götürsem iyi olur.


Adas:Uyuya kalmışım.Uyanır uyanmaz ilk işim aile hekimimize gitmek oldu.
Biseksuelahmet'in bütün söylediklerini birebir hiç değiştirmeden size sundum.Biseksuelahmettin uyarılarına bundan sonra dikkat edeceğim.Hiç bir zaman başkasın tavsiyeleriyle onlara iyi geldi diye ilaç kullanmayacağım.Benim için en uygun ilacı doktorlar bilir.
Arkadaşlar okudunuz gibi.Lütfen sağlığınız için doktora gidmeden doktorun tavsiye etmediği ilaçları kullanmayın.
Çünkü ilaçlar ve ilaç kullanımı kişiden kişiye farklılık gösterebilir.Şunu da söylememi istedi.Hastalık fazla ciddi değilse acile gitmemiz gerektiği asıl acil müdahaleye gerek duyulan kişileri acilin yoğunluğunda dolayı tedavi göremeyeceğini söyledi.
Şimdi bir kamu spotunu dile getirdikten sonra Algının hikayesi devam edebiliriz.


                              Aşk Acısı 




Günler geçiyordu.Ne Alperle konuştu.Ne de Onur'la karşılaşa bilmişti. Algın'ın o günden sonra acısı daha da artmıştı.Dayanacak hali kalmamıştı.Artık karar verdi.Herkesin ve kendisinin eşcinsellikle ilgili yargılarını bir tarafa atarak, aşık olduğu kişi bulmaya gitmeliydi.Önce onuru ilk kez gördüğü yere ,derneğe gitti.Oradan bir sonuç alamadı.Tam ümitsizliğe  düşüyordu ki Alperi hatırladı.O Onur'u tanıyordu.Cep telefonu çıkardı.Alperi aradı.Telefon sürekli çaldı ama açan kimse olmadı.Tekrar aradı ve nihayet ulaşabilmişti.Algın hemen konuya girdi.
-Alper ,onur diye birisi vardı.Cafede yanımıza gelen kişi.
-Algını neden onu soruyorsun?
-Lütfen nerde olduğu bilmem gerekiyor.
-O burada değil.Haftaya gelecek.
-Nereye gitti?Bana geleceği zaman haber verirsin demi?
-Olur ama neden onu soruyorsun?
-Çünkü aşık oldum.O günden beri ona karşı bir şeyler hissediyordum.Sen beni kurtardıktan üç gün sonra onu gördüğümde tuaf şeyler hissetmeye başladım.
Algı'nın şarjı bitmişti.
-Tüh! Kahretmesin,dedi.

Alper telefondan ses gelmeyince tekrar aradı.Ulaşamayınca daha da aramadı.Alper Algın’ın dediklerini düşününce üzüldü.
-Bunlar daha önce sevgiliymiş,diyerek bilgisayardaki Onur'un ALgın'la birlikte olduğu fotoğraflara bakmaya başladı.
-Eskiden göstermişti.Pek önemsemedim.Bundan da ayrılır demiştim.Fotoraflara pek bakmamıştım.Algın da Onur'u hayatında yeni görmüş gibi konuşuyordu.Neden acaba?
Alper bu sorulara cevap bulması gerekiyordu. Onur'un mesajlarını inceledi.Algın'la olan mesajlarını inceliyordu.Olayın aslını öğrenmeye kararlıydı.
Algın yolda yürürken insanların içinde sanki onlar yokmuş gibi çarpa çarpa geçiyordu.Sonra bir olaya şahit olmuldu.Anne oğul kavga ettiğini  ve kadının üzgün olduğunu gördü.Çocuk:
-Erkekleri seviyorum anne,diyordu.
Annesi oğlanının susmasını istiyordu.Çocuk annesine sinirlenip onu bırakıp gitmişti.Annesi de yere oturup ağlayarak çocuğunun gidişini izliyordu.
Algın:
-Abla ne oldu.
Kadının sinirleri bozulmuştu.Algın'a bakıp:
-Oğlum eşcinsel,babasıda onu evden kovdu.Onu sevsemde eşcinsel olmasından nefret ediyorum.Bu sapkınlık,sapıklıktan başka bir şey değil.Oğlum önceden böyle değil.
Algın kadını yerden kaldırıp üzülmemesini söylesede yararı yoktu.Kadın biraz kendine geldikten sonra algın'a teşekkür etti. Gözleri yaşlı oradan ayrıldı.Algın bunu ailesine yapamazdı.Ailesini seviyordu.Ama aşk acısı da Algın'ı yüreğini yakıyordu.Kendini çok kötü hissetmişti.


Üç gün sonra...

Artık kararlıydı.Ailesine bunu yapamazdı.Ailesinin eşcinsellerden nefret ettiğini biliyordu.Hem de çok iyi biliyordu.Ailesi Algın'ın eşcinsel olduğunu öğrenmemeliydi.Bu utancı onlara yaşatamazdı.Ailesiyle vedalaşmadan evden dışarı çıktı.Nereye gideceğini biliyordu.Daha önce arkadaşlarıyla keşfettiği ucuruma gidecekti.
O uçurumun kenarındaydı.Hayatına son vermesinden başka çaresi yoktu.Etrafına baktı.çevresi ıssız, sezsiz ve karanlıktı.Hiç zaman kaybetmeden bir ayağını boşluğa atarken,diğer ayağı kayıp ve yere düştü.Başını yere sertce çarptı.Yerde hareketsiz yatıyordu. Ucurumun ucunda bir kolu aşağıya sarkıyordu.Gözleri bile bu hayattan bıkmış gibi kapanmak istercesine kapanıverdi.

 2 saat önce...

Alper bilgisayarda Alperle mesajları incelerken cep telefonuna bir mesaj geldi.Mesajı Algın gödermişti.Meşaj da:Alper onur'u sevdiğimi söyle.Üzgün olduğumu söyle.Onunla bir daha hiç görüşemeyeceğiz.çünkü ben artık bu hayatta olmayacağım.Sende kendine iyi bak. Umarım istediğin gibi hayatını yaşarsın.Alper bilgisayarada bir şey dikatini çekti.Onur'la Algın'ın birlikte çekildikleri resimleri inceliyordu.Bir resimde ikisinin bir uçurumda çekildiği fotoğrafı gördü.Alper Ahmet'in gönderiği mesajı düşündü.
-Ahmet mesajı aceleyle yazmış gibi.Saçmalama Algın,dedi.
Bu mesajı neden gönderdi diye düşünürken ,Onur'la Algın'ın mesajlarını hatırladı. Herşeyi şimdi daha iyi anlamıştı.Hemen Algını bulması gerekiyordu.Cep telefonuyla algını aradı.Ulaşamasada tekrar aradı.Ahmet cevap vermiyordu.Ne kadar arasada cevap vermiyordu.Sinirlendi.
-Algın neden açmıyorsun?Aç mazsan açma ben seni bulurum.
Alper önceden algın telefonunda bir kaç işlem yapmıştı.Algın ile Onur'un sevgili olduğunu öğrenmeden önce.Aşık olduğu kişiyi nerede olduğunu bilmek ve hep onunla karşılaşmak için bunu yapmıştı.Böyle teknik işleri iyi bilirdi..Elindeki taplete onunla ilgili bilgileri yükledi.Programını çalıştırdı.Yerini tespit ettiğinde Algının eve yakınbolduğunu gördü.Hemen toparlandı.Taksiye binip ona herşeyi anlatmak için yola koyuldu.Alper’in şansına trafik sıkışıktı.O yoldan ayrılıp sokak aralarına girmişlerdi..Trafik her yerde yoğundu.Nihayet eve ulaşmıştı.Evin zilini çaldığında annesi açtı.
-Efendim algın evde mi?
-Oğlum Algın biraz önce evden çıktı.
-Nereye gittiğini söyledi mi?
-Arkadaşlarına gitmiştir.Telefondan ulaşabilirsin.
-Teşekkürler efendim.
Alper taksiye bindiğinde tapletine baktı.
-Algın nereye gitmiş olabilir?
Algın'ın en son bulunduğu yere doğru gitti.Belli bir yerden sonra taksi gidmezdi.Yoluna yaya olarak devam etmeliydi.Burasının ikisinin fotoğraf çekildiği uçuruma yakın olduğunu biliyor ve ivedikli Algın'ı aramaya başladı.
-Akşamda oluyor acele olmam lazım,dedi.
Bir süre sonra uçurumu bulmuştu.
-Hayır olamaz.Kendini uçurumdan aşağıya mı attı?
Çevresine bakındı.Hava karanlık olduğu için hiçbir şey göremiyordu.Cep telefonun flaşını açtı.Etrafına bakındı.Uçurum boyunca yürüdü.Hala onun nerede olduğu hakkında bir ip ucu bulamamıştı.Bütün umudunu kaybettiği anda uçurumun kenarında bir şey gördü.Yakınlaştı.Alper sonunda algını bulmuştu.Yaklaştığında Algın'ın başını kanadığını gördü.Alper bir kısa şok yaşadıktan sonra Algının yanına yaklaşıp yaşayıp yaşamadığına baktı.Zayıf olsada kalbi attığını hissetti.Algın'ı sırtına alarak zorlanarak yolun kenarına getirmişti.Hemen 112 acil servisi aradı ve ambulansı bekledi.Tekrar Algın'ın nabzını konrol ettiğinde kalbin atışını hissetmemeye başlancıya:
Algın lütfennn böyle gidemezsin.Hayırrrrrr....

Devam edecek...

Büşra:
-Hayırrr,burada bitemez ve bitmemeli.Şimdi bir sonraki yazıyı mı beklemeliyim.Bu merakla nasıl beklemeliyim Offf ya..
Adaş:
Bu yazımızın sonuna geldik arkadaşlar.
Unutmadan umarız ygs giren arkadaşlarımızın sınavları iyi geçmiştir ve iyi puanlar alırsınız.Size Bir sonraki lys sınavına kadar iyi calışmanızı ve iyi puanlar almanızı dileriz.Ygs'e barajını geçemeyecekler  içinse arkadaşlar vazgeçmek yok bu sefer daha azimle sarılalım.Eğer üniversite okuma gibi bir beklentisi olmayanlar sizler de güzel bir iş bulursunuz.Son olarak hangi konumda ne olursanız olun sevdiğiniz işi yapın,siz digerlerine akmayın işinizi severek ve hakkıyla yaparsanız zaten çevrenizdeki kişiler size saygı uyarlar.Anlayacağınız üzere sevdiğiniz işin peşinden koşun çünkü o işi bir ömür boyu yapacak olan sizler olacaksınız.Bizim için makam mevki önemli degil.
Atatürk’ümüzün bir sözü olan”Vatanı en çok seven,işini en iyi yapandır.”
Hepinize sağlıklı günler dileriz.Sağlık demişken dün tıp bayramıydı.

BiGeL arkadaşlar olarak bütün Doktorların tıp bayramını hepimiz adına kutluyoruz.Doktorlarımız bayramları kutlu olsun.


Hoşçakalın.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder